NÂRA AŞIĞIZ
Sanmayın bir ahuyadırsevdamız,
Vuslata götürür bizimvedamız,
Biz göçsek de baki kalırsedamız.
Özü Elif olan yâra aşığız,
Yakmayıp gül olan nâra aşığız.
Talan ettik mülkü, viranhanımız,
Hem nâlân hem handân şu solyanımız,
Cânâna adaktır garip canımız.
Gülü harman ettik, hâra aşığız,
Yakmayıp gül olan nâra aşığız.
Bazen rebap, bazen yanık neyolur.
Figanımız cam-ı cemde meyolur,
Düşer dile, anlatılmaz şeyolur.
Bülbülün dilinde zâra aşığız,
Yakmayıp gül olan nâra aşığız.
Gurup tülü gibi kanarbağrımız,
Yâr gelmezse, dinmez gönülağrımız,
Nefsi dâra çeker yürek çağrımız.
Sermest eden bir efkâra aşığız,
Yakmayıp gül olan nâra aşığız.
Gideriz, olsa da dağlarardında,
Şâd olmaz gönlümüz firkatyurdunda,
Gönül varda yok olmanın derdinde.
Vuslat adlı bir diyara aşığız,
Yakmayıp gül olan nâra aşığız.
#