BOŞVERMEM GEREKİRDİ BELKİDE
Yaşaran gözlerimi mektuba kilitleyip arkasına pul yapıştıramamıştım. Benim gibi birinin duygularını bir zarfın içine sığdırabilmesi çok zor…
Belki bütün duygularım beklide bir mektuba veya birkaç satıra sığardı. Korkmuş olabilirim ne bileyim… Belkide size merhaba, nasılsınız demem gerekir...
Malumunuzdur on yıldır yüzünüzü rüyamda dahi göremedim. Şu anda kim bilir ne kadar değişmişsinizdir? Belki sizde beni düşünüyorsunuzdur. Veyahut ta öyle hayal etmem gerekir...
Size her yazışımda veya sizleri muhayyilemde tahayyül ettirişimde keşke sözlerimi ve hayallerimi geri alabilsem diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum.
Şunu çok iyi biliyorum ki bunlar benim on yıl önce seni tanımakla yaşamağa başladığım en büyük hatalardan biri.. Bütün ömrüme taksitler halinde yayılmışlığın yalnızca bir tanesi...
Şu anda neredesin, ne oldun, ne olacaksın bilmiyorum? Okuyordun. Öğretmen olacaktın? Belki bir edebiyatçı hep benim yaptığım hataları düzeltecektin. Bizim hayallerimiz var diyemiyorum.
Çünkü bizler hiç hayal kurmadık. Biz vazgeçmişliğin kavgasını verdik kısa buluşma sahnelerinde. Doğum günlerinde bile ne diyeceğimizi bilemedik. Hâlbuki aşığın dediği gibi: “Bir buse ne kadar güzel olurdu.” değil mi?
Öyle ya biz seninle elele bile tutuşmadık mahallenin magandaları sana göz koyduğunda bana hangi elinle tuttun elini diye sorduklarında bile cevap veremedim. Ben senin elini bile tutmamıştım. Bu bir kusur değildi.
Öylesine bir sevgi idi ki kelimelerle anlatmak mümkün değil. Öyle bir planktonik aşktı…
Elini tutarsam bütün sihirin bozulacağından, bir buse alacak olsam uykundan uyanıp yüzümü görüp korkmandan, korktum. Şimdi evlendin veya evlenmek üzeresin. Ben ise bir yaşayan ölü gibiyim.
Yanına bir gün geleceğim beni tanıyamayacaksın tıpkı benim şimdi seni tanıyamadığım gibi… Senin yanında eşin veya sevgilin olacak benimse yanımda sevgilim dediğim bir sürü dert, üzüntü ve keder…
Ne demeliyim seni görünce beni tanıdın mı, demeliyim yoksa nasıl olsa tanımadım diyerek geçmeli miyim yanından?
Belkide aman sende boş ver deyip uzaklaşmalıyım... Ne dersin?
******************
Ne gariptir kara bahtım her işim bozgun düşer,
Bülbül için tuzak kursam içine kuzgun düşer.
*****************
Kuzgun: Karakarga
*****************
hamdullahergin@gmail.com
mh_ergin@hotmail.com
GSM: 0 542 250 44 90
“ : 0 534 404 77 55
TEL: 0 264 517 52 90