Enerji(k) bir Belediye
Enerji, üretimde zorunlu bir faktör olup bir ülkenin ekonomik ve sosyal kalkınma potansiyelini yansıtan temel göstergelerden biridir. Enerji tüketimiyle sosyal kalkınma arasında doğrusal bir ilişki olup ekonomik gelişme ve refah artışıyla birlikte enerji tüketiminin de arttığı görülmektedir.
Günlük yaşamın her alnında kullanılan enerji kimyasal, nükleer, mekanik (potansiyel ve kinetik), termal (ısıl), jeotermal, hidrolik, güneş, rüzgâr, elektrik enerjisi gibi değişik şekillerde bulunabilmekte ve uygun yöntemlerle birbirine dönüştürülebilmektedir. Ekonomik anlamda farklı şekillerde enerji elde edilen kaynaklar, enerji kaynakları olarak isimlendirilmekte ve farklı kategorilerde sınıflandırılmaktadır.
Dünyada ve Ülkemizde Enerji
Dünyada kullanılan enerjinin çoğu birincil enerji kaynaklarından elde edilmektedir. Dünyada birincil enerji kullanım miktarı 12274.6 Mtep (milyon ton eşdeğer petrol) olarak gerçekleşmiştir.
Sıralama ise kabaca Petrol (%33.1), kömür (%30.3) ve doğal gaz (%23.7) şeklindedir. Aynı zamanda diğer yenilenebilir enerji kaynakları olarak bahsedilen rüzgâr, güneş, biyoyakıt ve jeotermal enerji kaynakları da gittikçe önem kazanmaktadır.
Ülkemizde birincil enerji üretimi 32228.9 Btep (bin ton eşdeğer petrol) olarak gerçekleşmiştir. Aynı zamanda birincil enerji üretiminin kaynaklar bazındaki dağılımı sırasıyla linyit (%50), hidrolik (%14), odun (%8), petrol (%8), jeotermal-ısı (%5) ve taşkömürü (%4) şeklindedir. Geçmiş yıllara nazaran son dönemde linyit, jeotermal, rüzgâr ve güneş gibi kaynaklardan birincil enerji üretimi artarken odun, hayvan ve bitki artığından elde edilen birincil enerji üretiminin azaldığı tespit edilmiştir.
Ülkemizde yerli kaynaklardan enerji üretiminin enerji tüketimini karşılama oranı yıllar içerisinde hızla azalmıştır. Bu oran 1990 yılında %48.1 iken günümüzde yaklaşık %28.2 olarak gerçekleşmiştir. Tüm bu oran ve rakamlar göstermektedir ki enerji günümüzün ve geleceğin en çok önem arz eden unsuru olmaya devam edecektir.
Bu anlamda reel ve öz kaynaklarıyla enerji ihtiyacının karşılanması için merkezi idarenin yanında yerel idarelere de çok önemli görevler düşmektedir. Öyle ki bu görev normal ve rutin görevlerin de önüne geçebilecek kadar değerlidir.
İşte bu noktada öne çıkan bir yerel yönetim ve bir yönetici dikkatleri çekmektedir.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve onun kıymetli başkanı Ekrem Yüce.
Adasu Hidroelektrik Santrali, Akçay Barajı ve şimdi de Karaman’de 55 bin metrekare alana kurulması planlanan ve çalışmaları başlayan Güneş Enerjisi Sistemi (GES).
Adasu HES bugüne kadar 223 milyon kilowatt enerji üretti ve yaklaşık yetmiş milyon kazanç ve tasarruf sağladı. Akçay Barajı da yine suyun gücü ile elektrik üreterek ekonomiye olan katkısını sürdürüyor.
Ve Karaman GES projesi.
Bununla ilgili şunları kaydediyor Başkan Ekrem Yüce: “Şehrimiz gerek iklim koşulları gerekse doğanın sunduğu imkânlarla yüksek bir yenilenebilir enerji potansiyeline sahip. Bu zenginliği değerlendirmek, enerji üretiminde daha dinamik bir süreç oluşturmak istiyoruz. Büyükşehir Belediyesi olarak kamuda elektrik bağımlılığını en aza düşürmeyi, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla tasarruf sağlamayı, ülkenin milli enerji politikalarına katkı sunmayı hedefliyoruz.”
Günümüzde enerjinin önemi her geçen gün biraz daha artıyor ve pek tabi buna olan ihtiyaç da bunla doğru orantılı olarak artıyor.
Sakarya’mızdaki hidroelektrik potansiyelinin değerlendirilmesi Pamukova Geyve ve Taraklı RES’lerinin (Rüzgâr Enerji Santrali) hayata geçirilmesi çok çok önemli kazanımlardır.
Bunların yanında Sakarya Büyükşehir Belediyesinin öncülüğünde Karaman’da hayata geçirilecek olan Güneş Elektrik Santrali (GES) alanında bir ilk olma özelliği taşımasının yanında aynı zamanda ülke ekonomisine de hiç de mütevazı olamayan katkılar sunacak.
Rasyonel sorunlara karşı rasyonel akıl ve yaklaşımlarla çözümler üretmeye kendini adamış Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce’ye çıkmış olduğu bu enerji yolculuğunda başarılar diliyorum ve her türlü destekle yanında olduğumuzun da bilinmesini istiyorum.
Günü kurtarmak değil geleceği inşa ve ihya etmek şiarıyla gecesini gündüzüne katanlar yarınlarda da hayırla ve iyi dileklerle anılacak ve bu hoş sada gök kubbenin her tarafında yankılanacaktır. Bu da böyle bilinsin.
Selametle kalın.