En İyisi Okulları Kapatalım!
Bu yaklaşιm elbette ki bir „ ironi“ den ibaret. Zira ortada kapatιlan bir şey yok. Peki ne dir o zaman bunca kιzιlca kιyamet?
O konuya girmeden önce ülkemizdeki eğitim sisteminin yeterince iyi işlemediğini ,çok ciddi problemlerin varlιğιnι ve hemen hemen her gelen bakan tarafιndan sisteme şöyle yada böyle bir müdahalede bulunulduğunu söyleyelim. Bir kere eğitimli toplum olmak demek çok sayιda insanι „üniversite mezunu“ yapmaktan geçmiyor. En önce bu yanlιş algιyι düzeltmek lazιm. Mesele çok sayιda insanι üniversite mezunu yapmak değil üniversiteleri kaliteli hale getirmektir. Tabi bir de Türkiyenin güç, imkân ve kabiliyetleri açιsιndan konuya bakmak gerekiyor. Peki nedir bu dershaneler olayι:
Olay patlak verdiğinden bu yana hemen herkes her zaman olduğu gibi kendi meşrebine uygun mevzilerden ateş açmaya başlamιş bulunuyor. Bu bakιş açιlarιnι üç başlιk altιnda toplayabiliriz:
1-Ak Parti askeri vesayet, medya ve iş dünyasι vesayetinden sonra üzerinde var olduğu algιsι oluşturulan „cemaat vesayeti“ ni bitirmek için böyle bir hamle hazιrlιğιna girişti.
2-Cemaat, özellikle de Sarιgül olayιndan sonra yeni dönemde daha iyi ve daha iyi geçinebileceği bir partner bulduğu zannιna kapιldιğι için bu meseleyi bahane edip gelecekte yapacağι „siyasal tercihine“ kιlιf hazιrlamak istiyor.
3-Ak Parti hükumeti, ülkeyi 2023 vizyonu için hazιrlamak istiyor. Ancak bu okullara paralel handiyse yeni bir eğitim sistemi gibi duran ve yeteri kadar da adalet tesisi bulunmayan ve hatta çoğu zaman mevcut eğitim sisteminin ιskalanmasιna neden olan bu acayip duruma son verip mevcut dershanelerin sadece yarιş atι yetiştirmek yerine baştan sona kaliteli öğrenci yetiştirmelerini sağlayacak ve bu sayede hem eğitimde özel okullarιn önünü açarak özgürlük alanιnι genişletecek ve hem de devletin eğitim yükünü bir nebze olsun azaltabilecek.
Konuyu herkes elbette ki kendi zaviyesinden bakarak değerlendirecek. İlk bakιşta bu da çok makul görünüyor. Bir kere bu dershaneler ile ilgili durumun yeni olmadιğιnι ve bu konunun 2007 yιlιnda Başbakan tarafιndan dile getirildiğini ifade edelim. Dershaneler de dönmekte olan 10 milyar civarιndaki ticari işletmeler olayιyla da en azιndan ben ilgili değilim. Fakat dershanelerin özellikle de Anadoludan gelmekte olan çocuklara yol açtιğι ve bu düzenleme sonrasιnda bu çocuklarιn önünün kesileceği yönündeki açιklamalar kesinlikle gerçeği yansιtmιyor. Anadolu da düz lise yahutta meslek liselerinden mezun olan çocuklar son 3 hatta 5 yιl boyunca ilgili dershanelere bir çuval para ödemelerine rağmen yine de kazanabilecekleri okullar vasat yahut vasatιn altιnda kalιyor. Bazι istisnalarι saymazsak dershanelerin öyle muhteşem bir hizmet yaptιğι ve Hakkarinin köylü çocuklarιnι „ODTÜ yada Boğaziçi“ Üniversitesine doldurduğu falan yok. Bunlar bence şehir efsanesi ve reklâm kampanyasιndan öteye bir anlam taşιmιyor. Dershaneye de devam etse bu çocuklar yine de istedikleri yerleri kazanamιyorlar. Üst gelir gruplarι çocuklarιnι ya özel okullara, yahutta fen liselerine gönderyor yanιsιra en iyi dershaneye gönderiyor ve netice de en iyi yerleri de yine onlar kazanιyor. Kimse bana anlatmasιn. Bu ülkede bu işler hep böyle oldu. Dahasι bu ülkede zenginlere hukuk bile doğru dürüst dokunamιyor. Bu ülkede sadece eğitim alanιnda değil bir çok alanda halen „fιrsat eşitliği“ bulunmuyor malesef. Tabi on yιllardιr kangren haline gelmiş meselelerin hepsini birden niye çözmedin diye hükumete yüklenmek insafsιzlιk olur. Önceden çok iyi idi. Hiç bir hükumet ülkenin can alιcι sorunlarι ile uğraşmaz ne kadar koltukta kalsam kar deyip, bir baraj, bir otel yaparak ülkeye hizmet ettiğini düşünür ve böyle propaganda yapar yahutta herkesi 39 yaşιnda emekli edeceğim „popülizmi“ ile ülkenin geleceğini borçlandιrma yoluna gider, para bulamazsa İMF kapιlarιnda bekçilikle meşgul olurlardι.
Mevcut Başbakan böyle bir anlayιşa ters bir lider. O bu ülkenin muhteşem bir “misyonu ve vizyonu” olduğuna inanmιş bir kere. Bu yüzden de memleketin ne kadar “kangren” meselesi varsa önce tartιşιlmasιnι sağlιyor sonrada şartlar müsait olduğunda adιm atιyor.
Dershaneler belli bir fayda sağlιyor olabilir. Ancak bu kesinlikle izafidir. Dünyanιn hiç bir yerinde böylesi bir “garabet” yoktur. Okullara paralel bir sistemin varlιğι ülkeyi yönetenler açιsιndan kabul edilebilecek bir durum değildir gerçekten.
Üstelik te hükumet dershaneleri kapatmιyor. Sadece bu garabeti ortadan kaldιrmak üzere yeni bir „projeksiyon“ sunuyor. Ancak özellikle de cemaatin sahibi olduğu ileri sürülen gazete ve televizyonlarιn son zamanlardaki yayιnlarι akιl ile te`vil edilebilir cinsten değil.
Özellikle de televizyon neredeyse 24 saat bu konuda yayιn yapιyor. Eğitime darbe vurmaktan, Anadolu çocuklarιnιn önünün kesilmesinden ülkenin felakete sürükleneceğine kadar bir dünya karalama kampanyasι yürütüyor. Dahasι piyasada ne kadar hükumet muhalifi „ulusalcι“ ve „ulusolcu“ varsa hepsini ekrana çιkartιp veryansιn ettiriyor. Yetmedi hükumetin darbecilerden bile daha „gaddar“ bir yaklaşιm içinde olduğunu, zalim bir firavunluğa ve tiran olma hevesine büründüğünü ve hatta cennetin kapιsιnι kapatmaya çalιştιğιnι ileri sürebilecek kadar pervasιz, ilkesiz, insaf ve vicdan yoksunu bir yayιn anlayιşιyla hareket ediyorlar. Dahasι sanki müsteşarιn kendi tasarrufu imiş gibi ikide bir adamιn resmini vererek tetikçilik yarιşιna girişiyorlar. Bir zamanlar Akit gazetesi hakkιnda ağza alιnmayacak eleştiriler getirenler şimdi aynι „tetikçilik“ işinin mübah ve hatta gerekli olduğunu savunuyorlar.
Adeta tιrnaklarι ile kazιyarak Başbakan olan bir Anadolu çocuğu olan ve „Anadolulu“ olduğunu her düzlemde iftiharla anlatan bir Başbakanιn Anadolu çocuklarι üniversiteye gidemesin diye dershaneleri kapatacak dediğiniz zaman kusura bakmayιn ama buna „kargalar“ bile güler. Böyle bir şey yok. Başörtüsü zulmünü ortadan kaldιran, katsayι zalimliğine son veren, dünyanιn en büyük projelerine imza atan ve habire özgürlüklerin alanιnι açan bir hükumeti „dershane kapatmakla“ itham edeceksiniz. Bu tam da çamur at izi kalsιn stratejisidir, başka bir şey değil. Dershaneler kapatιlmιyor. Sadece keyfi uygulamalara ve eğitime paralel akan bu garip sistem “rehabilite” ediliyor, hepsi bu. Dünyanιn her yerinde bunca başarιlι okullar açan hizmet hareketinin pekalâ ülkemizde faaliyet gösteren dershanelerini özel okula çevirebilme kapasitesi mevcuttur. Üstelik bu ülkenin hayrιna bir çaba olur. O halde bunca saldιrι, bunca galiz ifadelerle hükumete hücum etmek niye?
Bence herkes bu sorularι kendi kendisine bir kaç defa sormalι ve sonunda doğru cevabι bulmalι. Şimdi bulamayanlar çok uzak olmayan bir zamanda bu sorunun cevabιnι aynel yakιn alacaklardιr.
Baki Selam ve Saygιlarιmla.
Ömer Erdem
Mainz/Almanya