İslam Batι ve Saldιrganlιk
Sözkonusu mağlubiyetin müslümanlarι birbirine daha bir kenetlemesi ve daha bir büyük azim ve gayretle bu açιğι kapatmak için çaba sarfetmesi beklenirken adιna müslüman denen ülkelerde de halklarda da bu yönde ciddi bir gayret mâlesef gözükmüyor. Bu pasifizasyonun çok önemli sebepleri var ve hatta mağlubiyet psikolojisinin açtιğι derin travmalar da var ama en başat sebep kuşkusuz müslümanlarιn „mü`min“ olmadan müslüman olmaya kalkιşmιş olmalarιdιr. Oysaki mü´min olmadan müslüman olmak yumurtasιz omlete benzer. Bu konu derinlemesine incelenmeyi hak eden bir mevzu, ne ki bizim konumuz bu değil. Batι da İslam karşιtlιğιnιn yeni olmadιğιnι hepimiz biliyoruz. Bunun çok derinlikli bir tarihi süreci de var fakat son zamanlardaki özellikle de İslamιn „kutsal“ saydιğι değerlere karşι yapιlmakta olan „hücumlar“ daha bir ayyuka çιkmιş vaziyette. En son Danimarka`da patlak veren karikatür krizinden sonra şimdi de ABD`de ki iğrenç film ile güya sanatsal bir faaliyet olarak ortaya atιlan bu kepazelik yoluyla son Peygambere ağιr hakaretler yapιlιyor. 13 dakikasι sosyal medyada dolaşmιş daha vizyona bile girmemiş, falan filan. Bunlarιn hepsi fasarya. Ben ilgili videoya bakmadιm, bakmam da gerekmiyor. Esasen yüce Allah son mesajιnda defaatle kafirlerin bizzatihi onlar gibi olunmadιğι sürece müslümanlardan „razι“ olmayacaklarιnι beyan ediyor. Böylesine kutlu bir uyarιya rağmen batιlι dostlarιmιzι(!) şirin göstermek için yoğun çaba harcayan ve kendilerini „liberal müslüman“ ( ne demekse bu) olarak isimlendiren bazι kalem erbabιna biraz daha hakşinas olmalarιnι salιk vermekten başka bir çaremiz yok. Batι dünyasιnιn İslamι ve onun insana verebileceği „değerleri“ hedef almasι yeni bir olay değil. Batιlιlar bunu bazen „soft“ (oryantalizm) bazen de „hart“ (savaşlar) yöntemlerle yapmaktadιrlar. Koca bir uygarlιğιn bütün temeli kan, gözyaşι ve sömürü ile dolu. Tarihte ki vahşetler bir yana daha dün Irak ta milyonlarca müslümanιn canιna kastedildi. Bugün bile İslam coğrafyasιnιn büyük bölümünde batιnιn ya bizzatihi yahutta provakosyan yöntemiyle kan dökmekte olduğu bilinen bir gerçek. Batι dünyasιnιn kominizmden sonra baş düşman olarak İslamι seçtiğini bilmeyen yok. Zira bunu bizzat kendileri ifade ediyorlar. Özellikle 11 eylül saldιrιlarιndan sonra bu düşmanlιk nazi Almanyasιndaki „Holokost“ sürecine bile rahmet okutacak dereceye ulaşmιş durumdadιr. Bütün bunlarι söylerken batι da yaşamakta olan bütün insanlarιn elbette İslam düşmanι olduklarι tezini savunmuyorum, benim burada dile getirdiğim yönetimlerin anlayιşlarιdιr. Almanya`da zaten ciddi bir „paranoya“ habire körüklenmektedir. Bu diğer bazι Avrupa ülkeleri için de geçerlidir. Avrupada bugün itibariyle yaklaşιk 55 milyon müslüman nüfus yaşamaktadιr ki bu da Avrupa nüfusunun yaklaşιk %11 ine tekabül etmektedir. Geçmişte birlikte yaşama tecrübesi olmayan bu insanlarιn son 50 yιl içinde bambaşka bir medeniyetin insanlarι ile karşιlaşmalarι onlar için hiç de kolay olmadι. Zira batιnιn insana bakιşιnda sakatlιk vardι.
Batι da son zamanlarda sistematik bir şekilde İslam düşmanlιğιnιn yaygιnlaşmasιnι sadece her toplumda bulunabilecek „marjinal sefil bazι gruplar yahutta kιsa yoldan köşe dönmek ve gelirini artιrmak için düşünülmüş bazι şaklabanlιklar“ olarak yorumlamak cehalet değilse safdillik olur. Batιlι ülkelerin „ifade özgürlüğü“ adι altιnda bu tür rezaletlere sadece ciddi protestolarι görünce usulen birer kιnama mesajι yayιnlamalarι da suret-i haktan görünmek üzere kurgulanmιş zιrvalardan ibarettir. Bu adamlarιn büyük adam diye pazarladιklarι birisi daha dün tarihin sonundan yahutta medeniyetler çatιşmasιndan bahsetmiyor muydu? Bunlarι ne çabuk unutmamιzι bekliyorlar.
Ben kendi hesabιma batιlιlarιn hem geçmişten gelen „deve kini“ benzeri kin lerinin ve hem de kendi vahşi uygarlιklarιnιn kendi insanlarιna „sahici bir mutluluk kapιsι“ gösterememesi telaşιyla İslama karşι gelişebilecek olan yoğun ilgiyi daha doğmadan boğmak için bu karartma ve karalama kampanyalarιna bel bağladιklarιnι düşünüyorum. Batιlιlarιn zaviyesinden bakιldιğιnda adamlarιn işlerini gayet iyi bir strateji ile yürüttükleri bile söylenebilir. Önce İslamι terör ile yan yana getirip bütün insanlιğa inceden inceye İslamιn „teröre“ yol açtιğιnι pazarlayarak bir imaj karartmasιna girişti ve ardιndan da saygιsιzlιk ve adi saldιrιlar başlatιldι. Bunun hangi odaklar tarafιndan organize edildiği ile ilgilenmiyorum. Ben olayιn müslümanlar tarafιndan nasιl karşιlandιğι ile açιkçasι daha çok ilgiliyim. İslam memleketlerinde meydana gelen infialin ilk bakιşta her müslümanι memnun edecek türden olduğu söylenebilir. Libya`da bazι insanlarιn öldürülmesi olayι bir provakasyon mudur, bir tertip yahutta başka bir hesaplaşma mιdιr, bu çok iyi anlaşιlamadι. Ancak savaş hariç hangi sebeple olursa olsun bir müslümanιn „kastι mahsusa“ ile bir başka insanι öldürmesi sözkonusu bile olamaz. İslamιn „öldürme“ konusundaki hassasiyeti bellidir. İslam, insanlarι yaşatmak için indirilmiş ilahi bir nizamιn adιdιr. Ve bu din insanlιğιn yaratιcιsι tarafιndan insanlιğa ikram edilmiş bu nizama „evet“ diyenleri de yaratιcι „müslüman“ olarak isimlendirmiştir. Müslüman halklar arasιnda meydana gelen infial ve yapιlan gösteriler sonuç vermiş ve en azιndan batιlι ülke yönetimleri daha ciddi açιklamalar yapmak zorunda kalmιşlardιr. Bizim ülkemizde eskiden beri „hazιrcιlιk“ çok fazla rol oynadιğι için başbakanιmιz çok önemli bir açιklama yapmιş ve müslümanlar görevlerini tamamlamιş oldular. Hz. Peygambere saygι sadece ona hakaret edildiğinde elçilikleri basmak ya da önlerinde gösteri yapmaktan ibaret mi olmalιdιr, bu tartιşmaya açιk bir konudur. Bizim ülkemizde „yersizler“ tarafιndan yapιlan bu tür hakaretlere yeterince gür ses çιkmadιğι söyleniyor. Bizim ülkemizde „yerliler“ öyle hakaretler yapιyorlar ki onlara ne söylenmiş ki bugüne kadar. Koca koca adamlar daha yeni ekran başιnda Milli Eğitim Bakanlιğιnιn seçmeli ders kitabιna „Hz. Peygamberimizin Hayatι“ yazιlmιş diye bunun kabul edilemez olduğunu ve bunun muhakkak surette „Hz. Muhammedin Hayatι“ şeklinde düzeltilmesinin ülkenin en önemli meselesi olduğunu savunacak kadar küçülebiliyordu. Dιşardaki İslam düşmanlarιndan önce içerdeki İslam düşmanlarιna cevap vermek daha doğru bir yaklaşιm. Bu da elbette sadece gösteri ile olmaz. Müslümanlarιn bu konuda çok ciddi çalιşmalar yapmalarι gerekiyor. Mesele onlara Peygamberi anlatmaktan ibaret değil. Hiç kimse onu kabul etmek zorunda değil ama kimsenin de benim Peygamberime hakaret edebilme cesareti olmamalι. Dünya ölçeğinde siyaseten olmasa da belki ilmi olarak bir an evvel bir „hilafet“ makamι tesis edilmeli ve bu „ilim heyeti“ hem İslamιn ve hem de onun Peygamberinin herkese çok daha iyi tanιtιlmasι için çok ciddi eserler ortaya koymalι. Bilahare de bu makam aracιlιğι ile gerekirse bu tür kepazeliklere yeltenenlere yek-vücut olarak „siyaseten“ de cevap verilmeli. Buna rağmen saygιsιzlιklarιnι sürdürmekte ιsrar edenlere de hadleri bildirilmelidir. Müslüman olmak bunu gerektirir. Son paragrafta söylemeye çalιştιklarιmιz biraz „ütopik“ gözükebilir ama netice olarak müslümanlar ilelebet bu birkaç despota mahkum olmayacak. Nitekim yavaş yavaş değişimler başladι. Ben kendi hesabιma yakιn bir gelecekte müslüman halklarιn dünkü durumdan çok daha iyi bir noktaya geleceğine inanιyorum. Zira her kemâlin bir zevali vardιr. Batι uygarlιğι da artιk kemâli tamamlama noktasιndadιr, yani inişe geçmiştir. Sιra yeniden „İslam medeniyetinin“ insanlιğa sunacağι „sahici mutluluk kapιsι“nιn aralanmasιna gelmiştir. İslam, Kuràn da net ve berrak bir şekilde insanlιğιn kendisiyle ilgilenmesini bekliyor. Müslümanlar bu konuda atalet ve cehaleti atlatabilirlerse hem kendilerinin ve hem de „insanlιğιn“ kurtulmasιnda önemli bir hizmet göreceklerdir. Durum şu an itibariyle çok parlak olmasa da ben bir gün bunun gerçekleşeceğine inanιyorum. Buna inanmak bile ne kadar önemli…
Sizce de öyle değil mi?
Baki Selam ve Saygιlarιmla.
Ömer Erdem
Mainz/Almanya