Tarihi İpekyolu Masada

Editör

Çin’in doğusundan başlayıp Avrupa’nın ortalarına kadar uzanan ve tarih boyunca farklı güzergâhlardan geçen tarihi İpek Yolu’nun Ankara – İstanbul arasında bulunan kesimi olan, Geyve’den de geçen Ayaş Sapanca Yolu’nun canlandırılması için Doğu Marmara Kalkınma Ajansı, Ankara Kalkınma Ajansı, İpekyolu Belediyeler Birliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında işbirliği çalışmalarına başlandı.

İlk adımları Eden 2011 Teklif Çağrısı kapsamında en yüksek ikinci puanı alan İpekyolu Üzerinde Mudurnu projesinin arazi çalışması sırasında atılan bu işbirliği çalışması 5 Ağustos Cuma günü Ankara Kalkınma Ajansı’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıyla somutlaştırıldı.

Toplantının ardından oluşturulan koordinasyon ekibi, gerçekleştirilecek çalışmalar hakkında görüş alışverişinde bulunarak çalıştay yöntemi ile araştırma takvimi üzerinde görüştü. Bu görüşmelerin ardından çalışmanın yaygınlaştırılması için merkezi yönetimin ilgili birimleri ve ulusal sektörel sivil toplum kuruluşları, ilgili illerin Kültür ve Turizm Müdürlükleri ve yerel yönetimleri ile ilçelerin belediyeleri ve kaymakamlıklarının sürece dâhil edilmesi kararlaştırıldı.

İpekyolu Turizm Koridoru
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın hazırladığı 2023 Türkiye Turizm Stratejisi ve 2007–2013 Eylem Planı’nda İpekyolu Turizm Koridoru olarak tanımlanan Ayaş – Sapanca Yolu, Kültür ve Doğa turizminin yaygınlaştırılacağı bir aks olarak tanımlanmaktadır.

Aynı şekilde TR42 Doğu Marmara Bölge Planı’nda da anılan bu yol üzerinde Sakarya’nın Sapanca, Geyve ve Taraklı ilçeleri, Bolu’nun Göynük ve Mudurnu ilçeleri ile Ankara’nın Nallıhan, Beypazarı, Güdül ve Ayaş ilçeleri bulunmaktadır. Söz konusu ilçelerde Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemine ait pek çok kültür varlığı mevcut.

İpekyolu Turizm Koridoru’nun Bölgesel Kalkınmadaki Rolü
Bulunduğu ilçeleri kırsal alanda bulunan ve temel ekonomileri tarım ve hayvancılık olan Ayaş – Sapanca Yolu, alternatif turizmin gelişmesiyle çeşitli bir ekonomiye kavuşabilecek ve bölge içi gelişmişlik farklarının azaltılmasına katkı sağlayacaktır.

Ayrıca, mevcut taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının kullanılması yoluyla daha etkin korunması da sağlanacak ve oluşturulacak farkındalık sayesinde destinasyon olarak ortak tanıtımı ve merkezi yönetimce dikkate alınarak yatırımların yönlendirilmesi sağlanabilecektir.

Mustafa Hamdullah ERGİN