BİRİLERİ TANRIYI OYNAMAK İSTİYOR
Tanrıyı oynamak isteyen birileri var aramızda, hemde o kadar çok ki , onları her yerde görmek mümkün, hatta insanlık tarihinin her aşamasındada raslamak mümkün
Her şeye yön verirler ,gözdağı verirler, tehdid ederler, şantajlar hazırlarlar, tuzaklar kurarlar, gerekirse işkence edip hapislerde zindanlarda çürütürler ve bu olanlar onlar için hiç önemli değildir
Haber alma kaynaklarını yani eli kalem tutan köpeklerini kullanarak seni vatan haini ,ajan, bölücü gibi yaftalamalarla en yakınlarına karşı bile onların gözünde şüpheli duruma düşürürler.Seni kendisinin gücü önünde her daim eğilmesini bekler, kendi elleriyle yazdıkları yasaları kutsarlar. onlar hep doğrudur sizse hep yanlış onlar eleştirir, uyarır, asar- keser ,sizse susarsınız ,başınızı önünüze eğer dinlersiniz onlar iyi ,siz kötü niyetlisinizdir .sizler giyinmeyi bile bilmessiniz kime oy vereceğinizi bile bilemiyorsunuz .sizler onların nezdinde göbeğini kaşıyan adam yada bidon kafalısınızdır
Kendileri tam iteat edilmeleri gereken tanrılar sizse onlara tam iteat eden, başını kaldırmayan, itiraz edemeyen zavallı varlıklarsınız.gerçekte bu cüceler yani tanrıya inanmayıp kendisinin tanrı olduğuna inandırmaya çalışan ölümlü, aciz, zavallı varlıklar kainatı yaratan düzene koyan terbiye eden herşeyi yerli yerine koyan ve sonra insanı yaratıp tüm güzellikleri onun hizmetine sunan ve karşılığında yanlızca şükür ve rabbine gereği gibi kulluk beklenen insan,bu görevini rolünü beğenmeyip haşa ben başrolde olmalıyım yani ben rab olmalıyım diyen, yiyen, içen, uyuma ihtiyacında olan ,doğumundan ölümüne yanlızca bir zaman katresi içersinde var olabilmeyi başara bilen, bir sineğin kanadını dahi yaratma becerisinde bulamayan zavallı varlık öleceksin ve hesap vereceksin
Ya bizler yani geniş halk yığınlarını oluşturan insanlar kimin önünde diz çökecez Tanrılık iddiasında bulunan sahte tanrılarınmı yoksa birgün gerçekten yaptıklarımızla hesap vereceğimiz her şeyi yoktan var eden gerçek olan rabbimizinmi
Kur'ân-i Kerîm'de "Rab": Terbiye eden-geliştiren, kefil-koruyucu, boyun eğilmeye lâyık varlık, sahip ve efendi anlamlarında kullanılır. Allah'ın isimlerinden biri de Rab'dir. Dolayisi ile kendisinde bu anlamlar var kabul edilerek boyun eğilen her şahıs, bilim, ya da otorite, rab yapılmış demektir. Bu yüzden Allah (c.c.) Yahudi ve Hiristiyanlar için: "Allah'ı bırakıp, hahamlarını, rahiplerini ve Meryem'in oğlu İsa'yi rabler edindiler..." (K. Tevbe (9) 31) buyurur.
Soruyu birdaha farklı açıdan şöyle sorayım;Tanrı-Rab kim?ve biz hangi Tanrı-Rab'be inanıyoruz?
De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?" "Allah’tir" de. De ki, "O'nu birakip da kendilerine (bile) bir faydasi ve zarari olmayan dostlar (mabutlar) mi edindiniz?" De ki, "Kör ile gören bir olur mu? Ya da karanliklarla aydinlik bir olur mu? Yoksa Allah’a, O’nun yarattigi gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma ile Allah’in yaratmasi onlara göre birbirine mi benzedi?" De ki: "Her seyin yaraticisi Allah’tir. O, birdir, mutlak hakimiyet sahibidir." 13-16
#