Sakarya ile gönül bağımı hiç koparmadım
Editör
Bilgehan Doğru. AK Parti Sakarya Milletvekili yedinci sıra adayı.1993 yılında şehrimize yerleşen ve Adapazarı’nda evlenen Doğru,1999 depreminde eşini kaybetti.2007 yılına kadar Adapazarı’nda yaşamaya devam eden Doğru, o yıllardan sonrada Sakarya ile gönül bağını hiç koparmadığını söylüyor.
Sıralamadaki yerinin kendisi için hiç önemi olmadığını ifade eden Bilgehan Doğru,’’Benim kişisel hırslarım yok. Çünkü bu bir dava meselesi. Türkiye’nin yarınları için 7 Haziran seçimlerinin öneminin farkındayız.O nedenle bütün gücümüzle çalışıyoruz.’’dedi.
. Balıkesir Gönen doğumluyum ancak Lise ve Üniversite eğitimi sonrası Sakarya’ya geldim. Diş hekimiyim. Burada benimle aynı mesleği yapan Haluk Doğru
ile evlendim. 1993 ile 2007 arasında hep Sakarya’daydım. Depremi yaşadım ve depremden sonra 7 yıl daha burada yaşamaya devam ettim. Sakarya’da depremi yaşamama rağmen burada kalmaya devam ettim. Depremden sonra çok zor şartlar altında çalıştık; su yoktu, binalarımız çok kötüydü. Şehre ulaşım ve şehirde yaşam oldukça zordu. Bir çok kişi yakınlarını kaybetti, bende eşimi kaybettim ancak Sakarya’ya küsmedim. Benim yalnızca Diş Hekimi olarak tanınmam doğru değil. Hayata atıldığım günden beri hep mazlumların yanında olmayı tercih ettim. Depremden öncede hastam olan iki kişi depremde eşini kaybettiğinde onlar için yardım organizasyonları yaptım. Daha sonraki yıllarda bu STK Çalışmaları olarak devam ettim. Başbakan Davutoğlu’nun eşi Sare Hanımefendi ile KASAD (Kadın Sağlıkçılar Derneği) aracılığıyla tanıştık. Ayrıca Dünya Yetimler Eğitim Vakfımız var ve burada da Sare Davutoğlu Hanımefendi İle birlikte çalışmalarımız var. Ortak çalışmalarımız var fakat söylenenin aksine Hanımefendinin Diş Hekimi değilim. Sakaryalıların eğer listeye girmemde etkisi var ise Sakarya’da Kurumsal Bazda yönetici olan bir çok kişi benim hastamdı. Bir çok Kamu ve STK’da görev yapan arkadaşlarımızla geçmişe dayalı dostluklarımız var ve irtibatımız hiç kopmadı.
İLETİŞİMİ BU KADAR HIZLI NASIL SAĞLADINIZ?
14 yıl hekimlik yaptım Sakarya’da. Geçtiğimiz gün Patates Hali’nde yaptığımız bir esnaf ziyaretinde 3 kişiyle tokalaştım ve içlerinden biri benim kendisinin doktoru olduğumu söyledi daha sonra Karaçam’da yaptığımız farklı bir ziyarette ve Geyve İlçesinde yaptığımız ziyaretlerde daha önceden muayenehaneme gelmiş ve tedavi görmüş bir çok kişi ile karşılaştım. Bu gittiğimiz ortamlarda çok güzel bir enerji olmasını sağlıyor. 1 kişiyi tanıyor olmanız bile çok iyi bir referans oluyor ve bu halkanın büyümesine sebep oluyor. Kadınlar iletişim odaklı ve duygusal varlıklar üstelik her konuda. Kadınlarla bu bağı yakalamak çok önemli.
7-0 EN ZOR SONUÇ, NASIL MOTİVE OLUYORSUNUZ?
Sahadaki çalışmalarda gördüklerimle bunu başaracağımıza inanıyorum. Sahada kadınların oy ortalaması yüzde 50’yi buluyor. Ufacık bir motivasyon eksikliğimiz yok. Biz Allah’tan gelen takdiri kabul ediyoruz, halk teveccüh gösterip bizi seçerse elimizden geleni yapacağımız eğer seçilmezsek bunu da kabul edeceğiz. 7 Haziran’a kadar biz çalışmaya devam edeceğiz çalmadığımız kapı sıkmadığımız el kalmayacak.
BAŞKANLIK SİSTEMİ ÇOK ÖNEMLİ
Biliyorsunuz Başkanlık Sistemi isteyen bir partiyiz. Bizim önümüzdeki hedeflerimizde Başkanlık Sistemi var ve bunu istemeyen partililerin olduğunu düşünmüyorum. Seçim Beyannamemizde de bu var. Belki kişisel bazda bunu düşünenler olabilir ancak böyle bir şey olmadı. Bizim hedefimiz 400 vekil çıkartıp Başkanlık Sistemi’ne geçmek istiyoruz. Biz 70’lerde doğduğumuz için karaborsayı, kuyrukları, ihtilalleri gördük ve o günleri tekrar yaşamamak için Başkanlık Sistemi’ne ihtiyacımız var. Bunu Diktatörlük Sistemi olarak yansıtılması insanların çekinmesine sebep oluyor ancak bu düşünüldüğü gibi değil. Bu yapılanlar bir çelişki yaratma ve algı operasyonudur. Başkanlık Sistemi’nde herkesin yetkisi belliyken şuan ki sistemde Cumhurbaşkanı’nın yetkisi sonsuz ve bu durum diktatörlük için daha kolay bir durum. Recep Tayyip Erdoğan’a halk o kadar çok güveniyor ki, yapılan ters algı yalnızca ufak bir kısmı endişelendiriyor. Geçtiğimiz gün Hendek İlçesinde gerçekleşen bir programda Milletvekili Adayımız Ali İnci konuşurken Recep Tayyip Erdoğan için çaldı çırptı diyenler var dedi o sırada bir hanımefendi mikrofonu eline alıp ayağa kalktı ve dedi ki; “Evet çaldı ama kalbimizi çaldı”. Bu o kadar hoşuma gitti ki, buradan da Recep Tayyip Erdoğan’a olan güveni ve sevgiyi gördüm.
.
SAHADA KARŞILAŞTIĞINIZ İNSANLARIN ŞEHİRLE İLGİLİ BEKLENTİSİ NEDİR?
Halkın genel beklentisi sosyal refahın yükselmesi. Emekliler, çalışanlar ve dezavantajlı gruplar için sosyal refahın yükselmesi gerekiyor. Daha önceleri Almanya’dan gelenlerin anlattığı işsizlik maaşı ya da çocuk desteği bizlere hayal gibi geliyordu ancak geldiğimiz noktada bunları başarmış bir Türkiye var. Dul ve Yetimler Fakir Aylıkları ile ilgili o kadar çok çalışma var ki, bunları da aşacağımıza inanıyorum. Güçlü devletler vatandaşlarına refah yaşatabilirler, bazı şeyleri daha iyiye götürmek için zamana ihtiyaç var. Ülkenin sorunları inanılmaz bir kangren halindeydi, borçlar, batık bankalar ülkeyi kemiriyordu. Sağlık sistemindeki dönüşüm, sosyal güvenlik ile ilgili dönüşümler, sosyal haklar ile ilgili ve sosyal devlet anlayışında gelişmeler var. Kadınlara yönelik yapılan iyileştirmeler ve pozitif ayrımcılık zamanla aşama aşama gerçekleştirildi. Bundan sonrada elbette ilerlemeler ve güzel adımlar olacaktır ancak yine aynı şeyi söylüyorum güçlü bir Türkiye için güçlü bir hükümet, güçlü bir ekonomi gerekiyor
Kaynak: sakaryadantaraf.com
